GELİR VERGİSİ BEYANLARI

Kentsel Dönüşümde Alınan Kira Yardımı ve G.Vergisi Karşısındaki Durumu

Afet riski altındaki alanlar ile bu alanlar dışındaki riskli yapıların bulunduğu arsa ve arazilerde, sağlıklı ve güvenli yaşama çevrelerini teşkil etmek üzere iyileştirme, tasfiye ve yenileme uygulamaları, 6306 sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun kapsamında gerçekleştiriliyor.

Kanunun 6. maddesine göre, üzerindeki bina yıkılarak arsa hâline gelen taşınmazların malikleri tarafından değerlendirilmesi esas olup, kentsel dönüşüm kapsamındaki taşınmazların malikler tarafından “kat karşılığı” veya “hasılat paylaşımı” usulleriyle müteahhide verilmesi mümkün.

Gayrimenkul sahiplerine Kanunun 5. maddesine göre “kira yardımı”, müteahhitle yapılan kat karşılığı inşaat sözleşmesine göre de “taşınma bedeli”, inşaat süresi boyunca belirlenen tutarda “tazminat” ya da “kira yardımı” adıyla ödeme yapılabiliyor.

Hak sahipleri tarafından alınan kira yardımlarının ya da taşınma bedelleri adı altında alınan yardımların vergiye tabi olup olmadığı da en çok merak edilen konu.

KİRA YARDIMI, KİRA GELİRİ SAYILIR MI ?      

Gelir Vergisi Kanunu (GVK)’nın 70. maddesinde göre, aynı maddede sayılan mal ve hakların sahipleri, mutasarrıfları, zilyetleri, irtifak ve intifa hakkı sahipleri veya kiracıları tarafından kiraya verilmesinden elde edilen iratların gayrimenkul sermaye iradı olduğu belirtilmiştir.

Gayrimenkul sahiplerine kira yardımı, tazminat gibi isimlerle yapılan ödemeler bir kiralama sözleşmesi kapsamında yapılmamaktadır. Kentsel dönüşüm kapsamında devlet tarafından ve yapılan kat karşılığı inşaat sözleşmesine göre müteahhit tarafından yapılan ödemelerdir. Kentsel dönüşüm kapsamında yapılan işlem bir kiralama işlemi olmayıp, düzenlenen sözleşme de kiralama sözleşmesi değildir. Yapılan bu yardımlar gayrimenkulün kullanım bedeli karşılığında yapılan yardımlar olmayıp binanın yıkılarak yeniden yapılması karşılığında bina sahiplerine yapılan bir yardım niteliğindedir. Bu bağlamda, yapılan ödemelerin kira ödemesi olarak değerlendirilmemesi gerekiyor.

Maliye idaresinin görüşü de bu yönde olup, vermiş olduğu Özelgelerde;

  • 1.Özelge “… binanızın kat karşılığı satış vaadi sözleşmesi ile inşaat şirketine verilmesinde inşaat şirketi tarafından yapılan kira yardımları, tarafınıza verilecek dairelerin inşası için yapılan harcamaların bir unsuru olup iktisap edilen gayrimenkulün maliyet bedeli içerisinde yer almaktadır. Bu nedenle müteahhit tarafından yapılan kira yardımları için tarafınızca herhangi bir beyanda bulunulması gerekmemektedir.” (GİB İstanbul  

VDB’nın 17.01.2011 tarih ve B.07.1.GİB.4.34.16.01-GVK 72-174 sayılı Özelgesi)

  • 2. Özelge “… Dikmen Vadisi Kentsel Dönüşüm Projesi kapsamında, Ankara Büyükşehir Belediyesi tarafından yıkılan gayrimenkulünüz için tarafınıza ödenen ve  sözleşmede aylık kira yardımı olarak belirtilen bedel, kiralama işlemine dayanmamakta olup, yardım niteliğindeki bu ödemeler, Gelir Vergisi Kanununun 2. maddesinde sayılan gelir unsurlarından hiçbirine girmemektedir. Dolayısıyla söz konusu kira yardımının anılan Kanunun 70. maddesi kapsamında elde edilen gayrimenkul sermaye iradı olarak değerlendirilmesi mümkün bulunmamaktadır.

Bu itibarla, anılan proje kapsamında yıkılan gayrimenkulünüz nedeniyleBelediyece tarafınıza ödenen söz konusu tutarların, gayrimenkul sermaye iradı olarak beyan edilmesine gerek bulunmamaktadır.” (GİB Ankara VDB’nın 09.02.2010 tarih ve B.07.1.GİB.4.06.16.01-2010-GVK-70-19-68 sayılı Özelgesi)

denilmektedir.

Buna göre, gayrimenkul sahiplerine kentsel dönüşüm kapsamında idare ya da inşaat firmaları tarafından ödenen kira yardımları, Gelir Vergisi Kanununa göre mal ve hakların kiraya verilmesi karşılığında elde edilen “gayrimenkul sermaye iradı” olarak değerlendirilmemektedir. Bu nedenle de gayrimenkul sahiplerinin, aldıkları kira yardımlarını beyan etmeleri ya da başka gayrimenkullerinden dolayı beyan ettikleri kira gelirlerine dahil etmeleri gerekmiyor.

E-posta Girişi
E-Mükellef Girişi